Blog

Jelibonlar hakkında birkaç şey

jelibon görseli
67 / 100

jelibon00001 görseli              Her yaştan seveni olsa da en çok çocuklar tarafından tüketilen jelibon ilk kez 1861 yılında Amerikalı şekerci William Schrafft tarafından üretilmiştir. Türk lokumundan ilham alınarak üretilen jelibonun Amerikan İç Savaşı sırasında askerler için yapıldığı düşünülmektedir.

Her ne kadar Türk lokumuna benzese de kıvamı, aroması ve şekilleri jelibonu daha neşeli hale getirmiştir. Klasik şekil olan ayıcıkla yola çıkılmış, onu diğer şekiller izlemiştir. Timsah, solucan, kemik, kurbağa…

Ortalama bir jelibonun içeriği: Glikoz şurubu*, şeker, su, sığır jelatini*, dekstroz*, asitlik düzenleyici (sitrik asit), çeşidine göre doğal meyve ve bitki konsantreleri, aroma vericiler, ” palm yağı, balmumu ve invert şeker* şeklindedir.

Jelibonda bulunan bazı katkı maddelerinin neler olduğuna bir bakalım.

-Glikoz Şurubu
Nişastanın hidrolizinden üretilen glikoz şurubu, kıvamı bala benzeyen bir şeker çeşididir.
-Sığır Jelatini
Hayvan bağ dokusundan yapılan yarı şeffaf, renksiz, kolay kırılabilen, tatsız, katı bir maddedir. Alternatif olarak domuz ve balık gibi hayvanların deri, kemik ve bağ dokuları da kullanılabilir. Fakat ülkemizde üretilen jelibonlarda domuz yağı ve katkıları bulunmamaktadır.
-İnvert Şeker
Sakkarozun enzim veya asitle parçalanarak glikoz ve fruktoza indirgenmesinden elde edilen üründür.

Çok fazla şeker kullanılarak üretilen jelibonları, içeriğindeki yüksek şeker ve katkılardan ötürü özellikle gelişim çağında olan çocuklardan uzak tutmalıyız. Bu konu hakkında yapılan araştırmalar gösteriyor ki:

-Uzun vadede jelibonun vücuda etkisi:
1) Mide kanserine neden olur.
2) Genetik kanser yatkınlığını arttırır.
3) Organların işlevini bozar.
4) Dişlerin çürümesine neden olur
5) Hormon bozukluğuna neden olur.
6) Şeker hastalığına yol açar.
7) Beyin gelişimini olumsuz etkiler.

Bu saydıklarımızın olumsuz etkilerinden yalnızca birkaçı olduğu söyleniyor.
Jelibon genelde zararları ile bilinse de, bilinmeyen bazı faydaları da mevcuttur.
1) İnsan vücudu için gerekli olan 20 aminoasitten 18’ini içerir.
2) Zengin lif içeriğine sahiptir.
3) İçerdiği protein nedeniyle eklemlerdeki kıkırdak dokunun gelişiminde; tırnakların, kemiklerin ve bağ dokunun güçlenmesinde önemli rol oynar.
4) Saç köklerini güçlendirir.

Jelibonun faydalarından yararlanmak isteniliyorsa aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Haftada 1 paketten (342 kcal) fazla tüketilmemelidir. Sonuçta her şeyin azı karar çoğu zarar; öyle değil mi?

–Yasemin KOŞMA

jelibon00002 görseli

Bir yanıt yazın